zenginin malı züğürdün çenesini hocam...
100 EN ZENGİN
Onlar Türkiye'nin en zengin kişi ya da aileleri. Bazıları dünya çapında dereceye giren servetlere sahip. Türkiye'nin en çok merak edilen, en güçlü topluluğunu oluşturuyorlar. Ekonomist bu ikincisini yaptığı ve artık ciddi bir referans olan araştırmasını bu yıl da büyük bir özenle gerçekleştirdi. Türkiye'nin En Zengin 100 kişi-ailesi belirlendi. Buna ek olarak servet artışı ile birlikte tüketim eğilimleri ve yaşam biçimlerindeki değişim biçimleri de incelendi. İşte Türkiye'nin en tepesindekiler ve onların temsil ettiği sos-ekonomik grubun merak edilen yaşam biçimleri.
İstanbul'un boğaza bakan sırtlarında, küçük bir malikane olarak tanımlanabilecek evin bahçesinden girerken aynı zamanda bambaşka bir hayatın kapıları da açılıyor önümüzde.
Burası Ekonomist dergisinin ''En Zengin 100 Türk'' araştırmasında yer alan kişilerin temsil ettiği yaşam biçimine ait çok özel izlerle dolu. 60 çok özel kişinin katıldığı bu davette sizi kapıda cansız mankenler ''hoş geldin'' içkisi ile karşılıyorlar.
Bahçede bir ağacın üzerine bir kafes kurulmuş. Kafesin içerisine ise yemekler konulmuş. Davetliler bahçedeki yemekleri ancak yerini tespit edebilirlerse yiyebiliyorlar. Yani yemek yemek çaba gerektiriyor. Yine bahçenin çeşitli yerlerine büyük Balıkçıl heykelleri yerleştirilmiş. Bu balık heykellerinin ağzına elini uzatanlar, buraya yerleştirilen füme balıkları tatma zevkine de ulaşıyor. Deniz tuzlarından yapılan dev tabağın üzerine birer inci elmas gibi yerleştirilen istiridyeler ise bakımlı parmaklar tarafından alınmayı bekliyor. Böylece ''Ekmek aslanın ağzında'' deyimi zenginlik basamaklarının en üst seviyesinde bambaşka bir anlama bürünüyor böylece.
Zenginin partisi bir başka
''Konsept Partiler'' özellikle gelir düzeyi çok yüksek ve klasik davetlerinden sıyrılmak isteyen kişiler tarafından yapılıyor. İstanbul'da Dilara'Sabra Cadabra gibi catering şirketleri sadece muazzam yemekler hazırlamakla kalmıyor, davetleri bambaşka birer deneyim haline dönüştürüyor.
Gelir ve servet artışı eğlence kültürüne yansırken kendine çözgü iş kolları da yaratıyor. ''Konsept Cateringler'' olarak tanımlanabilecek bu iş kolu son bir yılda hızla ivme kazanmaya başladı. Ve zenginliğin ortaya çıkardığı yeni yaşam biçimini yanıtsan unsurlardan yalnızca birisi.
Zenginlik araştırmasından hayata
Ekonomist dergisi ''En Zengin 100 Türk'' araştırmasını ilkini geçen yıl gerçekleştirmişti. Bu yıl ikincisin yaptığımız ve Türkiye'nin maddi birikim açısından en tepe noktasındaki kişi ya da aileleri tespit eden bu araştırmamız, belki de şu ana kadar bu alanda gerçekleştirilen en güvenli çalışma olarak yerini aldı bile.
Bu yıl tekrarlanan araştırma yine uzun süren yoğun bir çalışmanın sonunda gerçekleştirildi. İş dünyasında Türkiye'de artan dinamizme paralel olarak birçok değişiklik yaşandı. Listemizde buna paralel değişiklikler yapıldı.
Araştırma nasıl yapıldı?
Bu araştırmamız için İstanbul Menkul Kıymetler Borsası'nda işlem gören şirketlerin piyasa değerleri önemli bir referans oluşturdu. Vergi listeleri dikkatle incelenirken İSO'nun ''Türkiye'nin 500 Büyük Sanayi Kuruluşu'' ile Capital dergisinin özel sektörü kapsayan ''500 Büyük'' listesi titizlikle incelendi. Ekonomist olarak geçen yıl ilkini yaptığımız ve bu yıl önümüzdeki haftalarda açıklayacağımız Anadolu-250 göz önünde bulunduruldu.
Ve butün bunların sonucunda ortaya çıkan referans liste, Türkiye'de, vereceği referanslara herkesin saygı duyacağı önde gelen üç bankacı ile tartışıldı. Servet hesabının yapılmasında Türkiye'nin önde gelen yatırım danışmanları ve ekonomistlerinden yararlanıldı. Sonuçta ortaya bugün herkesin üzerinde hemfikir olacağı ''100 En Zengin'' listesi çıktı.
Ancak bu araştırma ile birlikte Ekonomist dergisi olarak bu yıl sadece rakamlarla sınırlı kalmayıp, rakamların temsil ettiği çok özel yaşam biçimlerine de girildi. İşte Türkiye'nin en zengin, en elit sosyo-ekonomik grubunu temsil eden kitlenin bilinmeyen dünyası.
Onlar için ''veya'' yok ''ve'' var
Ekonomi biliminin üzerine kurulduğu temel düşünce, insanların elindeki kaynakların sınırlı, ihtiyaçların ise sonsuz olması. Oysa onlar için neredeyse kaynaklar da sonsuz. Dolayısı ile ekonomi biliminin üzerine inşa edildiği temel, ultra-zenginler tarafından sarsılabiliyor. Onlar için ''veya'' yok, ''Ve'' var. Ferrari ya da Mercedes arasında seçim yapmak zorunda değiller. İkisini de hatta daha fazlasını alabiliyorlar ve alıyorlar da. Farklı kullanımlar için farklı otomobillere sahipler.
Konut sahipliğinde de benzer bir durum söz konusu. Boğaz kıyısında bir yalı sahibi olmak, her zenginin gönlünde yatıyor. Türkiye'nin en zengin ailelerinin büyük kısmının Boğaz'da bir yalısı mutlaka bulunuyor. Hatta bazı ailelerin birden fazla yalısı olduğu biliniyor. Ancak yalı arzı artmadığı için talep şehir dışındaki konutlara yönelmiş durumda. En tepedekilerin yalılardan sonraki ilk seçimi Beykoz Konakları gibi çok üst düzey gelir gruplarına hitap eden projeler oluyor.
Tercih, gözlerden uzak olmak
Bu insanların günlük yaşamlarına gelince Örneğin Türk sanayine damgasını vurmuş bir isim olan Rahmi Koç aynı zamanda Türkiye'nin günlük yaşamı en çok merak edilen isimlerinden birisi belki de.
Gözler onu hep şaşalı partilerde aradı ama önemli davetler dışında Rahmi Koç ismi yaşamı ile değil işi ile öne çıktı. Oysa Rahmi Koç'un yaşamı bazı sabahlar sessiz sedasız Nişantaşı'nda, kendi halinde tarihi bir muhallebiciye gidip kahvaltı yapacak kadar yalın olabiliyor.
Gözlerden uzak kalmak isteyen sadece o değil. Aslında Türkiye'nin en elit, sosyo-ekonomik durumu en yüksek olan kesiminin genel tercihi, mümkün olduğunca gözlerden uzak kalmak. Peki bunu nasıl başarabiliyorlar: Hello Dergisi Eğlence Editörü Ersin Süzer Türkiye'nin en elit kesiminin İstanbul'daki favori mekanlarını Reina, Ulus 29, Şamdan, Asya yakasında Serdar Bilgili'nin sahip olduğu A'jia otel ve restoranı, Beşiktaş'ta Vogue, Hisar'da İskele ve Bebek Balıkçısı olarak sıralıyor. Tek bir farkla, onlar bu mekanlara kameralar ve kamera önünde olmak isteyen insanlar evlerine döndükten sonra gidiyorlar.
Teknelerdeki çok özel davetler
Zenginler arasında son dönemde İstanbul'da yemek dışında dışarı çıkmanın en önemli nedeni Dr.Ferhat Göçer'i dinlemeye gitmek.Türkçe ve yabancı dilde aryalar söyleyen Dr. Ferhat Göçer'i sevenler arasında Üzeyir Garih, Ferit Şahenk gibi isimlerin olduğu belirtiliyor. Kumpkapı'daki Develi restoran gibi parlak dünyaya ait olmayan bazı özel mekanlara da zaman zaman sessiz sedasız buyur ediliyorlar.
Türkiye'nin en popüler tatil cenneti olan Türkbükü, bu popülerliğine rağmen hala ''en tepedekilerin ''gözdesi. Ersin Süzer ''Ancak onlar Türkbükü'ne ya yaz sezonu başlamadan ya da sezon bittikten sonra gidiyorlar'' diyor. Doğal liman olması ve iklimi nedeniyle Türkbükü çok özel bir yer. Zaten burayı 1990'larda keşfeden Yatı olan işadamları oluyor. Papparrazilerin buraya ulaşması ise 2000 yılından sonra oluyor.
Her aile mutlaka bir yata sahip
Türkiye'de en üst seviyedeki sosyo- ekonomik gruba dahil ailelerin hemen hepsi bir yata sahip. Zaten Türkbükü'nün en şaşaalı olduğu yaz dönemini işadamları yatlarında geçiriyor.
Ersin Süzer ailelerin yazı çoğunlukla teknede geçirdiklerini işadamlarının ise sıklıkla tekneyi bırakarak kısa sürelerle işlerinin başlarına döndüklerini anlatıyor. Ömer Dinçkök Türkbükü aşığı olarak bilinen isimlerden yalnızca bir tanesi.
''Göçek Rahmi Koç, Mustafa Koç, Cem Boyner, Ömer Dinçkök gibi isimler her yıl Göcek'te buluşurlar. Toplu halde 3 gün - 1 hafta burada kalınır. Tekne davetleri verilir. Sonra herkes kendi yoluna gider. Tekne ile açılırlar. Verdikleri davetlerden hiç kimsenin haberi olmaz. Hiç kimsenin haberi olmadan çok fazla davet verirler.Ve bu davetlere magazin basınının sızmasına imkan yoktur. diyor Hello dergisi eğlence editörü Ersin Süzer.
Sanat kültürü genlere girmeye başladı
Türkiye'de servet birikimindeki artış ile kültür birikiminde de farklılaşmalar oluyor. Bu, hem tüketim ürünlerinde hem de sanat alanında kendisini gösteriyor. Koç, Sabancı, Eczacıbaşı son dönemde ise Şahenk aileleri sanat ve kültüre yaptıkları yatırımlarla tanınıyor. Ancak belirli ailelerin dışında sanata aktarılan kaynaklar istenen düzeye ulaşmış değil.
Başarılı bir bankacı iken sanat piyasasına yepyeni bir bakış açısı ile giren Erhan Ersöz en üst basamaktaki sosyo-ekonomik gelir grubunun toplam servetlerinin yüzde 1 – 2'sini sanata yatırdıklarını söylüyor. Gelişmiş ülkelerde bu rakam yüzde 15-20 arasında değişiyor.
Sanata ilgi henüz tam oluşmadı
Sanat uzmanlarına göre bir toplumda sanat kültürünün oluşabilmesi için üç kuşak geçmesi gerekiyor. Anne-Baba, oğul\kız sanat ile bir ilişki içerisinde büyüdüğünde ancak bu alanda bir kültür oluşuyor. Erhan Ersöz de sanat kültürünün genlerle kuşaktan kuşağa aktarıldığına inanıyor. Bu nedenle şu ana kadar oluşan servet birikiminden 100 milyon dolar civarında bir pay aldığı tahmin edilen sanat yapıtlarına önümüzdeki yıllarda daha fazla yatırım yapılacağı tahmini yapılabilir.
Peki Türk eliti ne tip sanat yapıtlarını tercih ediyor? 50 yaş üzerindeki kitlenin genellikle klasik Türk resmi ve antikalara meraklı olduğu belirtiliyor. Osman Hamdi, Şevket Dağ, Nazmi Ziya, İbrahim Çallı, Hikmet Onat en çok tercih edilen ressamlar.
30-50 yaş arası kesimin tercihi ise modern resim ve fotoğraf gibi yeni sanat dalları. Adnan Çoker, Mustafa Ata, Güngör Taner, Ergün İnan, Ömer Uluç bu kesimin gözdesi. Son dönemde yabancı sanatçıların da eserlerine ilgi olduğu görülüyor. Erhan Ersöz '' Resim alanların yüzde 90'ı sevdikleri ve gelecek kuşaklara kültür bikrimi bırakmak için alım yapıyorlar'' diyor.
Bu markaların fiyatları ''sonsuz''
Dünyanın belki de en çok taklit edilen ürünü olan Louis Vuitton 1854 yılından bu yana şık seyahat sanatının güçlü sembollü olarak tanınıyor. Bu sembole yaklaşabilmek için 10 yıl öncesine kadar yurtdışına çıkmak gerekiyordu. Ancak 10 yıl öncesinde sadece hayalleri süsleyen birçok lüks tüketim markası artık Türkiye'de de hizmet veriyor.
Louis Vuitton Türkiye'de ilk mağazasını 1996 yılında Nişantaşı'nda açtığında mağaza önünde kuyruk oluştuğunu güçlü hafızalar unutmamıştır. Sonra buna Bağdat Caddesi eklendi. Şirket, Türkiye'de sadece hazır çanta satmıyor. Kişiye özel çanta siparişi alıyor. Müşteri kullanılan fermuardan, çantanın boyutuna kadar bir çantada olabilecek her türlü özelliği kendi isteğine göre şekillendirebiliyor. Louis Vuitton tarafından satılan en ucuz çantaların fiyatı 1.500 dolar civarında. Bu rakam müşterinin isteklerine ve özel siparişlere göre tahmin bile edilemeyecek rakamlara çıkabiliyor. Sektördeki fiyatları tanımlayanlar ''1.500 dolardan -sonsuza'' terimini kullanmayı tercih ediyorlar.
Mücevher için çok özel defileler
İngiltere'nin ünlü futbolcusu David Beckham mücevhere olan tutkusu ile tanınan dünya ünlülerinden bir tanesi. O mücevherleri o denli seviyor ki geçtiğimiz yıllarda sunduğu Oscar törenlerinde mücevher bir haç asmıştı boynuna. Üstelik bir değil üst üste iki haç.
Üst fiyat limiti sonsuz olan markalardan birisi de Tiffany& Co. Collection'ın getirdiği ve sayıları zaman zaman 10-20 arasında değişen markalardan birisi Tiffany &Co. Şirketin yönetim kurulu üyesi Dilek Erten yeni ürünleri çok özel bir davetli grubuna yönelik sergilerle tanıttıklarını belirtiyor. Yılda bir ya da iki kez yapılan bu davete ortalama 100 kişi çağrılıyor. Ürünlerin fiyatı 30 dolardan başlıyor. Üst limiti ise Dilek Ertan'ın verdiği bilgiye göre ''sonsuz.
Özel jet ile Milano'da gece alışverişi
Diana şu anda İspanya'nın bir tatil kasabasında kendi pansiyon ve restoranını işletiyor. Ona bu birikimi sağlayan 1998-2001 yılları arasında Türkiye'de çalışmış olması. Türkiye'nin en önemli ailelerin birinin özel jetinde baş hostes olan Diana'nın çalışma hayatı da ''lüks hayatın gereklerine uygun. Tesadüfen bir araya geldiğimiz Diana o dönemki çalışma hayatını şöyle anlatıyor:
''Bir ay çalışıp bir ay izin yapıyordum. Yani yılın sadece 6 ayı çalışıyordum. Ancak çalıştığım aylarda 24 saat her an çalışmaya hazır oluyordum. Cebimde bir çağrı cihazı vardı. Gece bir anda Milano'da alışverişe gitmek isteyebiliyorlardı mesela. Uçmaya karar verdiklerinde, ben nerede olursam olayım görevim 2 saat içersinde tüm ekibi ve uçaktaki yiyecekleri hazırlamaktı. Birkaç kez iş saatleri dışında ünlü ayakkabı mağazalarına ya da dükkanlara gittiğimiz oluyordu. Dükkanın sahibi aranıp dünyanın en ünlü alışveriş merkezlerindeki bazı mağazaları açtırabiliyorlardı.
4 milyar dolar ve üstü
1 Koç Ailesi Koç Holding
2 Sabanc Ailesi Sabancı Holding
3-4 milyar dolar
3 Şahenk Ailesi Doğuş Grubu
4 Doğan Ailesi Doğan Holding
2-3 milyar dolar arası
5 Ülker Ailesi Ülker Grubu
6 Dinçkök Ailesi Akkök Grubu
7 Eczacıbaşı Ailesi Eczacıbaşı Hol.
8 Şarık Tara Enka Holding
1.5-2 milyar dolar
9 Kamil Yazıcı Anadolu Grubu
10 İzzet Özilhan Anadolu Grubu
11 Asım Kocabıyık Borusan Holding
12 Konukoğlu Ailesi Sanko Holding
13 Ahmet N. Zorlu Zorlu Holding
14 Hüsnü Özyeğin Fiba Holding
1-1.5 milyar dolar
15 Turgay Ciner Park Grubu
16 Çolakoğlu Ailesi Çolakoğlu Grubu
17 İhsan Doğramacı Tepe Grubu
18 Faruk-Cengiz Yalçın Makyal İnş.
19 İsak Lodrik Enboy Tekstil
20 Kadir Has Has Grubu
21 Ahmet Çalık Çalık Grubu
22 Yılmaz Soyak Soyak İnşaat
23 Salih Tatlıcı Tatlıcı Grubu
24 Kibar Ailesi Kibar Holding
25 Necati Kurmel Saray Halı
750 m-1 milyar dolar
25 Feyyaz Berker Tekfen Holding
26 Nihat Gökyiğit Tekfen Holding
27 Necati Akçağlılar Tekfen Holding
28 Boyner Ailesi Boyner Holding
29 Demir Sabancı -
30 İdris Yamantürk Güriş Holding
31 Demir Karamancı O. Anadolu Teks.
33 Lucien Arkas Arkas Holding
34 Oğuz Gürsel Kiska Holding
35 İshak Alaton Alarko Holding
36 Garih Ailesi Alarko Holding
37 Kamhi Ailesi Profilo Holding
38 Çarmıklı Ailesi Nurol Holding
39 Sudi Özkan Özkanlar Grubu
500-750 milyon dolar
40 Zafer Yıldırım Orjin Grubu
41 Zafer Kurşun Orjin Grubu
42 İnan Kıraç Kıraça
43 Selahattin Beyazıt Bayazıt Grubu
44 Murat Vargı Turkcell
45 Erol Üçer Gama İnşaat
46 Ulusoy Ailesi Ulusoy Hol.
47 M. Nazif Günal MNG Holding
48 Nihat Özdemir Limak İnşaat
49 Celal Sönmez Sönmez Holding
50 M. Tahincioğlu Kent Gıda
51 Ethem Sancak Hedef Grubu
52 Şükrü Şankaya Yeşim Tekstil
53 Ünal Aysal Unimar
54 Selçuk Yaşar Yaşar Holding
55 Çiftçi Ailesi Çiftçiler Holding
56 Firuz Kanatlı Eti Grubu
57 Sadioğlu Ailesi Banker
58 Recep Yazıcı Diler Grubu
59 Mermerci Ailesi Akfil Tekstil
300-500 milyon dolar
60 Kemal Gülman Gülman Grubu
61 Aziz Zapsu Azizler Holding
62 Recep Gencer Bağfaş
63 Boydak Ailesi Boydak Grubu
64 Ali-İsmet Abalıoğlu Abalıoğlu Hol.
65 Kemal Şahin Şahinler Hol.
66 İsfendiyar Zülfikar Zülfikarlar Grb.
67 Mustafa Baysal Baysal Tekstil
68 İbrahim Bodur Kale Grubu
69 Erdoğan Özgörkey Özgörkey Grubu
70 Ahmet Çetinkaya Saray Örme
71 Hasan Aslan Ortadoğu Rulman
72 Ahmet Keleşoğlu Selçuk Ecza
73 Ertuğrul Kurdoğlu Ata Holding
74 Nafi Güral Güral Porselen
75 Yüksel Gamgam Gamgam Grubu
76 İmam Altınbaş Altınbaş Holding
77 Molu Ailesi Karsu Tekstil
78 Eskiyapan Ailesi Nuh Grubu
79 İlyas Özsüer Maya İnşaat
80 Nuri Özaltın Özaltın Grubu
81 Adnan Çebi Makyol İnşaat
82 İhsan Kalkavan Kalkavan Deniz.
83 Hüseyin Özdilek Özdilek Grubu
200-300 milyon dolar
84 Vitali Hakko Vakko
85 Hamdi Akın Akfen
86 Burhan Silahtaroğlu Silkar Hol.
87 Nuri Akın Akın Tekstil
88 Nevzat Kalkavan Türkom Grubu
89 Melih Sipahioğlu Tamek Hol.
90 C. Kaptanoğlu Kaptanoğlu D.
91 Fikret Öztürk Opet
92 T. Hazinedaroğlu H. İnşaat
93 Murat Dedeman Dedeman Hol.
94 Ahmet Eren Eren Grubu
95 Barut Ailesi Abdi İbrahim İlaç
96 Cemalettin Sarar Sarar Giyim
97 Bayram Aslan İçdaş
98 Gürel Ailesi Sunel Tütüncülük
99 Fikret Evyap Evyap Grubu
100 Türkan Özsezen Gripin
LİNK: http://www.ekonomist.com.tr/ekonomi_gundemi/02133/
zenginin malı züğürdün çenesini hocam...
Şu an 1 kullanıcı var. (0 üye ve 1 konuk)
Donanım forumu - Byte Hesaplayıcı - Notebook tamir Beşiktaş - beşiktaş bilgisayar servisi - beşiktaş bilgisayar servis - beşiktaş notebook servisi - beşiktaş servis - Beşiktaş Kamera Kurulumu - |
Yer imleri